Açık Bankacılık: Bankacılık Artık Daha Dijital

Açık Bankacılık: Bankacılık Artık Daha Dijital – Gelişen bilgisayar ve internet teknolojileri, yıllar içerisinde klasik bankacılık anlayışında köklü değişikliklerin yaşanmasını sağladı. Bu değişim olağanca hızıyla yaşanmaya devam ediyor. 1990’larda etkileri hissedilen ve 2000’lerden itibaren hız kazanan dijital devrimin belki de en çok etkilediği alanların başında bankacılık ve finansal süreçler geliyor. Banka müşterileri nezdinde, ATM’ler ile başlayan dijitalleşme atağını, sırasıyla internet bankacılığı, mobil bankacılık takip etti. Son yıllarda dünyayla birlikte Türkiye’de, bankacılık sektöründe gündeme gelen teknolojik yeniliğin adı ise Açık Bankacılık.

Açık Bankacılık Nedir?

Açık Bankacılık Nedir?

Açık bankacılık kavramını, bankaların değil; bankacılık işlemlerinin ön planda olduğu, verinin kontrolünün müşterilere geçtiği yeni bir dijital anlayış olarak açıklayabiliriz. Özetle; bankacılık işleminin hangi bankadan gerçekleştirildiğinin önemini yitirdiği bir dönemden bahsediyoruz.

Açık bankacılığın temelinde ise tüm banka hesaplarının ve bankacılık işlemlerinin tek platform üzerinden yönetilebilir olması yatıyor. Bankalardan işlem yaparken her bir bankanın dijital kanallarına ayrı ayrı girme zorunluluğunu ortadan kaldıran açık bankacılık; tüm bankaların, üçüncü parti olarak hizmet veren bir başka platform yardımıyla kontrol edilebilmesini sağlıyor. Bu üçüncü parti uygulamalar, ağırlıklı olarak fintekler tarafından geliştiriliyor.

Açık Bankacılık Nasıl Çalışıyor?

Açık Bankacılık Nasıl Çalışıyor?

Açık bankacılık kavramının yaygın olarak kullanılan bir diğer adı da API Bankacılığı. Bilgisayar teknolojileri terimi olan API, İngilizce Application Programming Interface kelimelerinin kısaltmasını ifade ediyor. Türkçe anlamı ise Uygulama Programlama Arayüzü. Daha anlaşılabilir bir dille anlatmak gerekirse, bir uygulamanın başka bir uygulama üzerinde çalışmasını sağlayan teknoloji olarak ifade edilebilir. Açık bankacılıktaki API kavramı, çalıştığınız bankalardaki bilgilerinizin başka bir uygulama üzerinde anlamlı bir şekilde kullanılabilmesini sağlıyor. Açık bankacılık ekosisteminde, müşterilerin yetkisiyle bankalardan alınan veriler açık bankacılık uygulamaları üzerinde gösteriliyor, işlenebiliyor veya raporlanabiliyor.

Açık Bankacılığın Avantajları Nelerdir?

Açık Bankacılığın Avantajları Nelerdir?

Açık bankacılık uygulamaları, banka müşterilerinin farklı bankalardaki hesap hareketlerini ödemelerini tek bir ekran üzerinden gerçekleştirebilmesini sağlıyor. Özellikle, birden fazla bankayla çalışan işletmeler açısından zaman ve işgücü maliyetleri anlamında çok önemli avantajları da beraberinde getiriyor. Farklı bankalardaki hesap hareketlerinin anlık olarak rahat bir şekilde takip edilebilmesi, finansal süreçlerin yönetilebilmesini kolaylaştırıyor. Tüm bankalardaki hesap hareketlerinin tek bir ekran üzerinden raporlanabilmesi, bankaların dijital kanallarından ayrı ayrı veri toplama zahmetinden kurtarırken bu işlemlerin her an analiz edilebilmesini, raporlanmasını ve arşivlenmesini sağlıyor.

Teknolojinin sunduğu imkanlar dahilinde işletmelerin farklı bankalardaki hareketlerini masaüstü ve mobil cihazlardan her an görüntülenebilir kılıyor. Bir firmanın finans, muhasebe sorumlusu, işletme sahibi ya da yetkilendirilmiş herhangi bir kişi sorumlu olduğu şirketin banka hareketlerini internete bağlanabildiği her an görebiliyor. Finteklerin sunduğu hizmetler kapsamında banka hareketlerinden bildirim, SMS veya elektronik posta yoluyla anında haberdar edilebiliyor.

Banka hesap hareketlerinin ERP/muhasebe programlarıyla anlık ve otomatik olarak paylaşılabilmesi, açık bankacılık teknolojilerinin işletmelere sağladığı bir diğer ayrıcalık olarak karşımıza çıkıyor. İşletmenin banka hesabından yapılan bir ödeme, muhasebe süreçlerine anlık ve otomatik olarak eklenebiliyor. Bu sayede muhasebe işlemlerinde işlem takibi, veri girişi hatası gibi potansiyel sorunlar ortadan kalkarken çok ciddi anlamda emek ve işgücü tasarrufu sağlanabiliyor.

Açık bankacılık ekosisteminde faaliyetlerini sürdüren finteklerin geliştirdiği sayısız teknoloji sayesinde, sadece banka hesap hareketlerinin takibi değil; POS işlemleri, tahsilatlar, doğrudan borçlandırma sistemi gibi finansal süreçler banka fark etmeksizin tek bir panelden izlenebiliyor.

Birden fazla bankayla daha çalışan işletmelerin finansal süreçlerini kolaylaştıran açık bankacılık teknolojileri, bireysel banka müşterileri için de kullanılabiliyor. Bu sayede bireysel banka müşterileri de farklı bankalardaki hesaplarını bu uygulamalardan izleyebiliyor, ödemelerini gerçekleştirebiliyor.

Açık Bankacılığın Türkiye’de ve Dünyada Tarihsel Gelişimi

Açık Bankacılığın Türkiye’de ve Dünyada Tarihsel Gelişimi

1994 – Açık Bankacılık fikri İngiltere’de ilk kez otaya atıldı.

2007 – Avrupa Birliği’nde Ödeme Sistemleri Direktifi (PSD) yayımlandı.

2009 – PSD tüm Avrupa Birliği’ne üye ülkelerde yürürlüğe girdi.

2013 – Avrupa Birliği ülkelerinde PSD’nin kabulünün ardından Türkiye’de Açık Bankacılık konusuna dair ilk işaretlerin gün yüzüne çıktığı 6493 sayılı kanun (Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun) yayımlandı.

2015 – PSD’de doğan güncelleme ihtiyaçları sonrasında Avrupa Birliği tarafından PSD-2 düzenlemesi kabul edildi.

2017 – PSD-2 iki yıllık adaptasyon sürecinin ardından tüm Avrupa Birliği ülkelerinde yürürlüğe girdi.

2019 – Avrupa’da PSD-2’de tanımlanan ödeme emri başlatma hizmetleri, ödeme emri başlatma hizmeti (PISP) ve hesap bilgileri sağlama hizmeti (AISP) Türkiye’de 6493 Sayılı Kanun’da açıklanarak mevzuatımıza girmiş oldu. Mart ayınca çalışmalarına başlanan kanun temmuz ayında kabul edildi.

2020 – Temmuz ayında bir önceki yıl kabul edilen 6493 sayılı Kanun, Türkiye’de yürürlüğe girdi.

2021 – Ocak ayında lisanslama konusunda 6493 Sayılı Kanun’da Açık Bankacılık uygulamalarını geliştiren fintekler ve firmalar için lisanslama şartları üzerine taslak metin yayımlandı.

 

Sizin için hazırladığımız diğer yazılarımıza göz atın:

 

Youtube Kanalımıza Buraya Tıklayarak Göz Atabilirsiniz.