ABD’de Yükselen Enflasyonun Yatırım Fonlarına Etkisi

Oldukça karmaşık bir yapıya sahip olan piyasalarda, dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan olay küresel ekonominin seyri açısından oldukça belirleyici olabilir. Özellikle de dünya ekonomisinde söz sahibi olan ülkelerde yaşanan bir olay, bu ülkelerin ekonomisine olumlu ya da olumsuz bir gelişme, piyasaların seyrini kökünden değiştirebiliyor.

Yakın geçmişte birçok kez yaşadığımız gibi bu gelişmeler tüm dünyayı finansal bir krize taşıyabiliyor. Son olarak 2008 yılında ABD’de konut piyasasında yaşanan sıkışıklık, tüm dünyanın yıllarca boğuşacağı bir krize dönüşmüştü. Ya da Çin ekonomisinin büyüme performansındaki sorunlar, ABD-Çin, ABD-Rusya gibi ikili meseleler, son 10 yılda Yunanistan, İspanya ve Portekiz ekonomilerinde olduğu gibi Avrupa’da bir ülkenin iflas riski piyasaların odak noktası olabiliyor. Sadece ülkeler değil; Apple, Facebook, Google, Samsung gibi küresel şirketlerin bilançolarının dahi piyasaları yeniden şekillendirebileceğini ve dünyanın bir başka coğrafyasındaki yatırımcının portföyünü yakından ilgilendirdiğini unutmamak gerekiyor.

enflasyon

Pandemi sonrası ABD ve küresel ekonomilerde enflasyon sorunu

Piyasaları anlamamıza yardımcı olacak kısa değerlendirmelerin ardından makalemizin konusu olan ABD’de yükselen enflasyonun yatırım fonlarına etkisini açıklamaya çalışalım. Aslında pandemi sürecinde piyasalara ve ekonomiye sağlanan deyim yerindeyse sonsuz destek çabası bugün sadece ABD’de değil; Avrupa’da Japonya ve Çin gibi diğer güçlü ekonomilerde ciddi sorunlara yol açmaya başladı. Bir başka deyişle sağlanan trilyonlarca dolarlık desteklerin faturalarının ödeneceği döneme girmiş bulunuyoruz. Pandemi hamlelerinin gelen faturası olarak en güçlü yansıma ise artan enflasyon olarak karşımıza çıkıyor. Esasında, trilyonlarca doları çeşitli yöntemlerle piyasaya enjekte ederken sonrasında yükselen enflasyonla boğuşmak zorunda kalınacağının bilindiğini söylemek gerekiyor. Pandemi gerekçesiyle ve haklı olarak günü kurtarma çabası içerisindeki ekonomiler enflasyon sorunu daha sonrasında çözmeyi seçtiler.

Ve geldiğimiz noktada ABD’de enflasyon 2022 Şubat dönemi itibariyle yüzde 7,5’e kadar çıkarak son 40 yılın en yüksek seviyelerine ulaşmış durumda. Pandemi öncesinde yıllarca özellikle ABD ve Japonya başta olmak üzere birçok ülke için enflasyonun düşük seyri bir sorunken şimdi tam tersi bir şekilde bu ülkeler aşırı yüksek enflasyonla karşı karşıya kaldı. Örneğin ABD, enflasyonun yüzde 2’nin üzerinde kalması için politikalar üretirken sadece birkaç yılda enflasyonu yüzde 7,5’lerden nasıl düşüreceğini planlıyor.

enflasyon

ABD’de enflasyon neden yükseliyor?

Yüksek enflasyonun sebeplerinden de kısaca bahsedelim. Öncelikle yüksek enflasyonun baş sorumlusu pandemi nedeniyle piyasaya bolca sürülen para. Nakit destekler, altyapı, kamu harcamaları ve düşük faiz politikası sonucu olarak piyasaya sürülen para iktisadın temel prensipleri gereği enflasyonun artışındaki baş faktör oldu. Pandeminin etkilerinin azalması neticesinde artan talep de buna eklenince enflasyondaki yükseliş hız kazandı. Ayrıca, yine talep ve çeşitli krizle nedeniyle artan gıda ve enerji fiyatları da enflasyona neden olan detaylar olarak sıralanabilir.

enflasyon

Peki ABD’deki yüksek enflasyon yatırım fonlarını nasıl etkiliyor?

Bu soruya birçok farklı açıdan cevap verilebilir. Öncelikle enflasyonun yüksek seyri, Merkez Bankalarının gevşek para politikasını terketmesi açısından en önemli faktör. Fed başta olmak üzere birçok söz sahibi merkez bankasının faiz artış kararlarında, enflasyon ilk bakılan adres konumunda. Dolayısıyla enflasyonun yüksek seyretmesi faiz artırım politikalarında belirleyici olacaktır. Mevcut söylemlere ve aksiyonlara bakıldığında Fed’in 2022 yılında birkaç kez faiz artışına gitmesine kesin gözüyle bakılıyor.

Faizlerdeki artışın, normal şartlarda altın başta olmak üzere emtia fiyatlarını düşürücü etki yapması bekleniyor. Zira, Fed’in faiz artışına dair her mesajında altın fiyatlarındaki düşüşlere tanıklık ediyoruz. Portföyünde altın bulunan yatırım fonları için enflasyon ve Fed’in faiz politikası izlenmesi gereken en önemli detay.

Mevcut durumda, yüksek enflasyonun önemli nedenlerinden enerji fiyatlarında yaşanan artışının da yatırım fonları üzerinden doğrudan ya da dolaylı etkileri söz konusu. Petrol, doğalgaz, gibi enerji sektörüne yatırım yapan fonlar için bu durum kazançlı gibi görünse de enflasyonu yükseltici etkisi dolaylı yollardan fon piyasalarını etkileyebilir.

Enflasyonun seyrine göre Fed’in olası bir faiz artışı, özellikle gelişmekte olan ülkelerden doların çıkması ve vatanına dönmesi anlamına da geliyor. Bu durum ABD Dolarını güçlendirirken diğer ülke para birimlerinin ABD Doları karşısında zayıflatabilir. Bu ihtimalden hareketle ABD Dolarına endeksli varlıklara ya da döviz kurları ile ilişkili varlıklara yatırım yapan fonlar için getiri, götürü hesabında kritik bir değişken. ABD Doları güçlenirken diğer ülkelerin para birimlerinin performansını etkileyen gelişmeler de yakından izlenmeli.

Bu değerlendirmeleri yaparken Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, ABD-Çin ilişkileri ya da bir başka jeopolitik gelişme yaşanma ihtimalini göz ardı ettiğimizi de belirtmekte fayda var. Keza, Türkiye özelinde cari denge, yüksek enflasyon, yaklaşan seçim dönemi gibi Türkiye’nin kendine özgü dinamiklerini de hesaba katmak gerekiyor.